Otizm Uygulama ve Araştırma Merkezi

10-16 Mayıs Engelliler Haftası

09.05.2022

Engelliler Haftası, Birleşmiş Milletler’e  (BM) bağlı 193 ülke tarafından 10-16 Mayıs tarihleri arasında kutlanan haftadır. BM Genel Kurulu, 3 Aralık 1981 tarihinde 1982 yılını “Engelliler Yılı”,  bu tarihten itibaren 10-16 Mayıs tarihlerini ise “Engelliler Haftası” olarak ilan etmiştir.

BM, yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren özel gereksinimli bireylere yönelik bir çok önemli düzenlemeler yapmıştır. Bu önemli düzenlemelerin ilki 10 Aralık 1948 yılında kabul edilen ve BM’nin ilk önemli yasal düzenlemesi olarak kabul gören İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’dir. Daha sonra 1975 yılında 13 maddeden oluşan ve sakatlığın tanımı ile birlikte sakat haklarının ve topluma etkin birer birey olarak katılabilmeleri için hem kendilerinin hem de toplumun yükümlülüklerinin altının çizildiği Birleşmiş Milletler Sakat Hakları Bildirisi kabul edilmiştir.

1980’li yıllarda da özel gereksinimli bireylerle ilgili gelişmeler artarak devam etmiştir. BM Genel Kurulu tarafından yukarıda da bahsedildiği gibi 1982 yılı Engelliler Yılı ve 10-16 Mayıs tarihleri ise Engelliler Haftası olarak ilan edilmiştir. Bu haftanın amacı, tüm dünyada engelliliğin önlenmesi, özel gereksinimli bireylerin topluma kazandırılması, güçlendirilmesi ve eğitimi ile ilgili farkındalık ve bilgilendirme faaliyetlerinin düzenlenmesidir. Özel gereksinimli bireylerin toplumun etkin birer üyesi olabilmeleri, yaşamda bağımsız şekilde var olabilmeleri ve istihdama katılabilmeleri için bireyin güçlendirilmesinin yanında, toplumun özel gereksinimli bireylerle birlikte farklılıklara saygı duyarak yaşamayı öğrenmesi önemlidir. Engelliler Haftası’nda yürütülen farkındalık çalışmalarının ülkelerin gelişmişlik düzeylerine bakılmaksızın özel gereksinimli bireylerin toplumsal yaşama tam katılımına katkı sağlaması beklenmektedir.

DSÖ Dünya Engellilik Raporuna göre, dünya nüfusunun yüzde 15'i veya 1 milyardan fazla insan engelli yaşıyor. Bu sayının 450 milyonunun zihinsel veya nörolojik bir hastalığı olduğu tahmin edilmektedir.

COVİD-19 pandemi sürecinde sosyal yaşama erişimin kısıtlanması, eğitim ve sağlık hizmetlerinde alınan tedbirler kapsamında sınırlılıkların yaşanması  gibi etkenlere bağlı olarak özel gereksinimli bireylerin erişilebilirliği sınırlanmış ve sosyal izolasyonları artmıştır. Tüm insanlık için zorlayıcı olan bu sürecin özel gereksinimli bireylerin yaşam kalitelerini ve ruhsal durumlarını olumsuz etkilediği düşülmektedir. Bu yönden bakıldığında bu yıl “Engelliler Haftası” daha da önemli olmaktadır. Pandemi ile geçen iki yılın ardından özel gereksinimli bireylerin sosyal, mali, erişilebilirlik, bilgi edinme, eğitim gibi alanlarda sahip oldukları hakların tekrar hatırlanması, pandemi dönemi boyunca yaşadıkları zorlukların ortaya konması ve bu zorlukların aşılabilmesi için gerekli planlamaların yapılması bu haftayı önemli kılmaktadır.

İstanbul Medeniyet Üniversitesi

Eğitim Bilimleri Fakültesi, Özel Eğitim Bölümü &

Otizm Uygulama ve Araştırma Merkezi